Yine gökyüzünün griye büründüğü bir Kasım günüydü. Lise 3 yeni başlamıştı üniversite sınavının yaklaşmasının verdiği
stres tüm yaşıtlarımın üzerindeydi. Sabah 6 da uyanıp okul yolunu tuttum.

Kapalı havalardan çok hoşlanıyordum sabahın ayazında kulağımda kulaklık Arctic Monkeys I wanna be yours dinleyerek
tramvaya yürüyordum. . Tramvayda her zaman ki gibi boş yer olmasına rağmen açılmayan kapıya
yaslandım ve telefonla uğraşmaya başladım.

Kendimi telefona vermiştim ki yanımdan bana şşt Simenzs diye bir ses geldi.

Kafamı kaldırdığımda başka okula nakil olmuş
en yakın kız arkadaşım Eylül vardı. Kulaklığı çıkarırken burada napıyorsun diye sordum Eylüle.

Çok garip hissetmiştim Eylül Lise başladığından beri bana ilaç gibi gelen biriydi. Lise 3 te onun yokluğunu çok iyi anlıyordum.


Bana çok sıcak bir özlem ile bakıyordu. Geri geldim okula dedi. Sabahım şenlenmişti o sırada okulun olduğu durağa geldiğimizi fark etmemle
Eylülün omzundan tuttum ve hızlıca indik.

Dersin başlamasına 10 dakika vardı normalde sigara için ara sokağa girerdim ama bu sefer Eylülle konuşurken yakmak zorunda kaldım.
Bana bırakmamış mıydın diye sordu. O yokken yeni dostum tekrar sigara olmuştu. Tabi bunun ne kadar ergence olduğunu sonra ki yıllarda fark edecektim.

Bu Kasım gününden sonra Eylülün eski Eylül olarak gelmediğini göreceğim bir sürece giriyordum.

Okula girip merdivenlerden yukarı çıkarken Eylülle kavga etmiş olan kızlar sınıflarının kapısının orada sohbet ediyorlardı. Eylülü görünce hepsi şaşırmıştı ama Eylül bunları görünce ufak yapmacık bir gülümseme atarak yukarı çıkmaya devam etti.

Okula yeni gelmiş Eylülü ilk defa gören çocuklar nasıl benim yanımda bir anda böyle güzel bir kızın dolaştığını görünce şaşırıyorlardı

Parmaklarım sigara kokuyordu Eylüle parmağımla sınıfımızı gösterdikten sonra lavaboya girdim

Benden bir alt sınıfta olan Erende lavabodaydı. Bu pic kurusu geçen sene Eylüle takıntılı bir derecede aşıktı.

Lavaboda elimi yıkarken arkadan birisi Eren senin manitan geri gelmiş lan dedi

Devam ediyorum dostlar ilginiz için teşekkürler eskisi gibi hikaye yazmayı ve okunmasını çok özlemişim

Eren o kim lan manitam mı varmış benim deyip güldü. Arkama döndüm erenle konuşan çocuk Eylül diyecekken omzumu at arak çıktım lavabodan.

Bu veletler tekrar geçen sene ki gibi bir yerlerinin dağıtılmasını istiyordu. Sınıfa girdim herkes Eylülün başına toplanmıştı. Eski kız arkadaşlarıyla sarılıyor yeni kızlar ise Eylülün neden bu kadar ilgi gördüğünü anlayamayıp kıskançlıkla izliyorlardı.

Eylülün tipini tarif etmeyeceğim güzellik kişiden kişiye değişir bu yüzden Eylülün tipini gördüğünüz en güzel kız olarak düşünebilirsiniz.

Eylül kızlara gülümsemeler atarken bir yandan da gözleriyle beni arıyordu. Bende erkeklerin yanına giderken göz göze gelmemizle bunu fark ettim. Sadece bana bakmasıyla bile eskisi gibi iyi hissetirebiliyordu.

Bizim çocuklar yine arkada oturmuş Ömerin anlattığı şöyle soktum gibi hikayeleri dinliyorlardı. Ömer beni fark edince Eylül geldi hadi iyisin demesine bile gerek kalmadı çünkü sırıtmasından ve gözleriyle onu işaret etmesinden belliydi.

Çakmağı ömere verip bir şey diyecekken ağzını yamultarak bir kardeşim çekti ve bana Ömer ve mühim hikayeler anlatıyorum bilirsin küçük ömer rahat durmuyor dedi. Bunların beyni ile cinsel organları yer
değiştirmişti ama iyi çocuklardı aslında.

Neyse boş muhabbetleri çalan ders zili bitirdi. Eylül için tek yer yeni gelen erkeğin yanıydı.

Yeni gelen çocuğun yanına oturdu. Tipinde hayır olmayan serseri tipli bir şeydi daha bizim erkekler ile de hiç sohbet etmemişti yeni çocuk. ismi Sametti.

Öğretmen gelmişti geçen sene de bizle olan hocamız Eylülü görünce çok sevindi. Sınıfta ki öğretmenin yalakası olan yeni kız Eylülü ima ederek hocam birileri gelmiş çok sevdiler dedi.

Öğretmende Eylül ile ilgilenince bu her sınıfta olan klagib yalaka kıskançlığı ile sırayı karaladı.

Bugün her şey güzeldi aslında Eylül ve normal bir sınıf günüydü. Tek keyfimi kaçıran aklımda eren picinin olmasıydı. Benden bir alt sınıf olan bir çocuğa kafayı gereğinden fazla mı takıyordum

Eylülle ben gittiğinden beri her gece yazışma geleneğimizi sürdüyorduk zaten o yüzden bugün Eylülü onu özleyen kızlarla baş başa bıraktım. Saatler geçmiş öğle arasına gelmiştik.

Çakmakları paketleri almış neredeyse tüm okulda ki erkekler okulun 2 arkasında ki sokağa gidip sigaraları yakmaya başlamıştı. Ömerle inerken ömer çakmak sakladığım yerde kaldı hay sokayım deyip bir adım geri gitti.

Kafamı çevirip Ömere başkalarından isteriz gel derken Eylülde aşağı inecekti. Nereye diye sormadan bende kantine gidiyorum deyip tüm erkeklere ışık saçarak inmeye devam etti.

Ara sokağa gitmiş çakmak isteyecektik ki bu sefer Erenin ara sokağa gelmediğini fark ettim

Beyler zar zor devam ediyorum. içim çok yanıyor sadece kafamı boşaltmak için yazacağım

Bunu fark etmemle bizimkileri bıraktım, sokağın sonuna yürürken bir dokuzuncu sınıfın sigarasını elinden çekip içerek yürümeye devam ettim.

Sigarayı attığım adımlarım gibi hızlı çekiyordum. Okula yaklaşınca attım ve hızlıca kantin yolunu tuttum.

Kantinin girişinde karşıma Buse çıktı. Buseyi deliler gibi seviyordum bir aralar. Ama şu an tek derdim canımın içi olan dostumu o pice yem etmemekti. Buse Erenin çok yakın arkadaşıydı. Ben onun yanından hızlıca yürüyecektim ki Simenszz konuşmamız gerek diye seslendi arkamdan

Buseye Eylülün yanına gidiyorum diye seslendim ve masaların arasında yürümeye başladım.

Geçen sene ki yaptığım gibi hemen kavga çıkarmaya niyetim yoktu. Ama kantinde sadece Eren tek başına masada oturuyordu. Yüzü asıktı başının kollarının arasına almış oturuyordu.

Erene doğru gidecekken Buse omzumdan tuttu. Konuşmamız gerek dedi tekrar sırası değil deyip gidecektim ki Eylül hakkında dedi. Yüzüne baktım ve Eylül hakkında ne diyebilirsin ki dedim

O sırada kantine bizim çocuklar girdi Simenzss sen yukarı çık biz hallederiz dediler

Ne dediklerini anlamıyordum ama kantinde bir hareketlilik oldu

Günaydın dostlar trendden düşsekte devam edeceğim aceleye gerek yok uzun hikaye olacak

Eylül ismimi değiştirsek mi? ne diyorsunuz

Arkama baktığımda Erenin üst sınıflardan tanıdıkları ayağa kalmış bizim çocuklara doğru yürüyorlardı

Buse bana sen sadece yukarı çık git artık sınıfa dedi ve kolumdan tutup kantinin çıkışına sürüklemeye başladı.

Kavga olacak Buse bırak beni diye kurtulmaya çalıştım olmayacak hadi hızlıca çık yukarı diye itti beni

Sınıfa koşmaya başladım Müdürde kantine doğru iniyordu kargaşayı duymuş olmalıydı

Sınıfa girdiğimde Eylülün yanında tüm kızlar neredeyse diğer sınıftakiler bile toplanmıştı

Eylüle yaklaştım çok ağlamış olduğu yüzünden gözlerinden belli oluyordu

Ne oldu diyecekken kulağıma diğer kızlardan biri fısıldadı

Eren Eylüle sınıf boşken bir şeyler yapmaya kalkışmıştı

Bekleyeceğim en son şey buydu Çok saçmaydı nasıl daha yeni gelir gelmez bunu yapabilirdi ki

hatta yenisi eskisi değil bunu yapacak kadar ölümüne susamış mıydı bu çocuk?

Tüm vücudum ürpermişti herkesi itip kantine koşuyordum. Olayları tüm okula anlatacaktım ki dememe gerek kalmadı

Çünkü Kantine girdiğimde müdür ortalığı yatıştırmış tüm kalabalıklar bir yana dağılmışken Ömer Erene bağırarak yumruk attı

Ömer söverek nasıl Eylüle tecavüz etmeye kalkarsın lan diye bir yumruk attı

Erenin arkadaşları tam harekete geçecekti ki bunu duymalarıyla o ve tüm kantin durgunlaştı

Eren tek yumrukta kendini yere bırakmış Ömerde kavga çıkmadığından devdıbını getirmiyor yumruğunu sıkıyordu

Devam edeceğim buraya kadar gelenler kendini belli etsin

Müdür cinayet işleyecekmiş gibi etrafa baktı. Erene kalk dedi normal bir sesle Eren zar zor kalkmaya çalışırken

Kaldırın lan şu iti! diye bağırdı

Müdür kameraları izlemek için odasına gidiyor Erenide odasına doğru zütürüyorlardı

Erenin arkadaşları ile bizim çocuklar karşı karşıyaydı ve tüm kantinin gözü bizim üzerimizdeydi

Ben sağlıklı düşünemiyordum Ömer benin kaç senelik arkadaşım dostum olduğundan anlamıştı ki beni oturtup diğerlerine de oturun beyler dedi

Normalde Erenin arkadaşları hep beraber takılırlardı fakat hepsi başka bir yere dağıldı

Hiç bir şey düşünemiyordum Eylül daha yeni gelmişti ve gelir gelmez bir travma geçirdi

Ömer çocuklara bir kaç lira fırlattı gidin Simenzse bir şey alın diye

iştahsız bir şekilde aldıkları döneri yemeye çalışıyordum ki okul bahçesine Ambulans geldi

Daha kendime gelememişken Ömerle kalktık bahçeye çıktık