/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1.
    +439 -41
    istanbulun sosyete semtlerinden birinin varoş bir mahallesinde başlayan hayat & gençlik hikayesi bu.

    Altta "lise" kelimesinden sonrasını okumadım diye enrty girenleri görür gibiyim, sorun değil. ilk ve orta okulda sınıfın tipsiz ama en popüler olan çocuğuydum. Örnek verecek olursak sınıfta ilk sigara içmeye ben başlamıştım, sonra sınıfın yarısı beni takip etmişti henüz daha ilk okulda.

    iyi kötü ilk okul bitmişti o zamanlar OKS sınavıydı liseye giriş sınavının ismi. Sonra sbs falan oldu şimdiki ismi ne bilmiyorum. Herneyse illa biyerden gireceksek oks sınavından gireyim hikayeye. Maddi durum çok elverişli olmadığından dersaneye falan gitme fırsatım olmamıştı. Gerçi o zaman durumumuz olsa bile gider miydim bilmiyorum.

    Fazlalıktan ders mi işliycem diye düşünüp gitmezdim muhtemelen. Sınav günü gelmişti, önümüze soru kitapçıkları dağıtıldı. ilk 90 dakika sınavı bitirenlerin çıkamayacağı falan söylendi. Her insanın kafası bir derse mutlaka basar, benimde türkçe dersim çok iyiydi derslerle aram olmasada. Sınav başladıktan sonra türkçe ve sosyal bilgiler testlerini okuyarak çözdüm. Matematik ve feni uğraşsamda yapamayacağımı biliyordum.

    Hiç soruları okumadan sallayarak sınavı yaklaşık 60 dakikada bitirdim. Sıramdan kalktım gözlemci hocaya kağıtları verdim, arkamı döndüm tam çıkacaktım ki, hoca ilk 90 dakika boyunca sınavdan çıkışın olmadığı gerçeğini hatırlattı. Tabiiki bütün sınıftaki tanımadığım tipler bana bakıyordu, sınavın başında bir kız görmüştüm yan tarafımda oturuyordu, güzelde gelmişti gözüme. Sıradan fiyakalı bir kalkış yapmışken hocanın beni bozması, kızında o an bana bakıyor olması beni tetiklemişti.

    Hocanın yanına doğru tekrar yürüdüm ve, "çıkarmıyorsanız o zaman kağıdımı geri verin hocam sizde belki aklıma bişeyler gelir diyerek bi bin gülüşü attım." Kağıdımı alıp sırama geri döndüm. 30 Dakika daha bekledikten sonra sınıftan çıktım. Çıkışta çocuklarını bekleyen aileler vardı hep, beni bekleyense hiçkimse yoktu. gibimin üzerine sakladığım sigara pakedini çıkarıp bir sigara yaktım kapı önünde ve evin yolunu tuttum.

    Seri partlar halinde yazacağım devdıbını panpalar. yer, yer sizlere 31 arasıda vereceğim merak etmeyin.

    Edit : Hikaye sona ermiştir arkadaşlar. Yaklaşık 3 gündür hikayeme eşlik eden, panpalarıma, trollüne, anancısına ve tüm inci Sözlük ailesine buradan selam olsun.
    Tümünü Göster
    ···
  2. 2.
    +89 -4
    (bkz: Part 2)

    Sınav sonuçları açıklanmıştı, Facebook o zamanlar pek popüler değildi, msn'den herkes birbirine puanlarını söyleyip hangi anadolu yada fen lisesine gideceğini söylerken bana endüstri meslek lisesi yolu görünüyordu. Liseler 3 yıldı eskiden o dönemleri hatırlayanınız vardır mutlaka. Benim liseye başlayacağım yıl 4 yıl olmuştu, şansımı bahtımı gibeyim fazladan bir yıl daha okul okuyacağız diye sövüyordum kendime.

    Okullar açıldı, o zamanlar emoluk ense uzatmalar falan daha popülerleşmemişti. Okuduğum liseye emoluk medeniyetini sonradan ben getirdim diyebilirim. Şimdi o resimlerime bakınca şekle şemale bak bu tiple, saçla nasıl insan içine çıkıyormuşum diyorum. Yaz tatili boyunca saçlarımı uzatmıştım ve sırf gibindirik bir okul için saçlarımı kestirmeye hiç niyetim yoktu.
    ···
    1. 1.
      0
      Rez panpa
      ···
    2. 2.
      0
      O zamanlar Anadolu lisesi var mıydı?
      ···
  3. 3.
    +74
    (bkz: Part 3)

    Yaş ilerledikçe bide saçlarımı falan uzatınca tipimin düzelmeye başladığını fark ettim, yani o zaman bana öyle geliyodu en azından. ilk hafta saçı sorun etmediler, ilk gün sınıfımı buldum ve içeri girdim en arka sıraya cam kenarına oturdum. Etrafımdaki tipleri kesiyordum, hazırlık senesi olduğundan ve henüz bölüm seçmediğimiz için ilk yıl 8 tane kız vardı sınıfta. Bir tanesini ilk günden gözüme kestirmiştim. Herkes ikili otururken ben en arkada tek başıma oturuyordum, Hoca derse girmiş tanışma faslı geçmişti ki sınıfın kapısı çaldı.

    Ulan acaba 9. kız mı geliyo sınıfa derken esmer uzun boylu bir alagavat girdi içeri, "hocam geç kaldığım için özür dilerim girebilir miyim" dedi. Hoca aldı sınıfa, ulan şansa bak birtek benim yanım boş. Kız olsa ellerimi açıp şükranlık duaları edebilirdim ama bu lavukla oturacağıma tek oturmak daha iyiydi. Herneyse geldi yanıma oturdu.
    ···
    1. 1.
      0
      Jjkkkuuugghhj
      ···
  4. 4.
    +86 -2
    (bkz: Part 4)

    Ben ilk günler olduğundan kafamda ağır abi gibi takılmayı seçmiştim elde fiber tesbih falan, hem emoyum hem atarlı ergen modundayım. ergenlik işte. Neyse bu yerleşti yanıma elini uzattı, "ben ahmet" dedi. Suratına bakıp inceden bir süzdüm, birşey söylemeyip sadece elini sıktım. Bu ahmetle olan dostluğumuzun henüz başlangıcıydı.

    ilk haftayı geride bırakmıştık, bu arada sıkıntı olmayacak heralde düşüncesiyle saçlarımın ense kısmını alev kırmızısına boyatmıştım ilgi çekeceğim ya aklımca. ikinci haftanın ilk günü sabah okulun kapısına gelmiştim, kapıda müdür yardımcılarından biri olan muzafferi gördüm. Pek tanımıyordum adamı ama ilk hafta nasıl sinirli otoriter bir huur fırlatması olduğunu çok duymuştum. Kapıdan tam giriyordum ki durdurdu beni, o an sınıfta ilk gün gözüme kestirdiğim kız okula girmek için kapıya doğru geliyordu ve beni gördü. Muzaffer "bu saçının başının hali ne (o an ensemdeki boyayıda fark etti) sen peygamberin oğlu olsan seni bu kapıdan içeri sokmam" Aynen bu şekilde dedi.

    Kızda duymuştu, ulan daha tanışamadan rezil olmuştum kıza. ismini öğrenmiştim bu arada gülcandı adı. Muzafferden intikam almalıydım hızlı düşündüm ve "hocam kestireyim ama param yok babam daha maaşını almadı" diyerek bir duygu sömürüsü attım ortaya. Cebinden çıkardığı 10 lirayı bana uzattı "al güzelce traş ol" dedi muzaffer. Duygusunu sömürdüğüm muzafferi, duygusalca gibecektim. Parayı aldım ve berber yerine internet kafenin yolunu tuttum. Okulu ekip akşama kadar nfs underground oynadım.
    ···
    1. 1.
      0
      Rezzerved
      ···
  5. 5.
    +63 -1
    (bkz: Part 5)

    Ertesi gün olmuştu, ancak bir sorun vardı. Muzaffer benim saçımı kestirmediğimi görürse, bana geometri öğretircesine yerde tekerlek gibi yuvarlaya yuvarlaya giberdi. O yüzden yandaki demirlerden atlayarak girecektim. Aslında lise hayatımda toplasan 40-45 kez falan kapıdan girmişimdir. Onunda 20 günü okulun ilk haftaları olmuştur hep.

    Neyseki demirlerden atlayarak okula girdim muzaffere yakalanmadan. Sınıfa çıktım, ahmetle ilk hafta biraz muhabbet ettiğimizden aramız iyiydi, aslında tamda benim kafamda bi elemandı. Kısa bir merabalaşmadan sonra ders başladı, bense kafamı sıraya koymuş uyuyordum. Öğlen arası olmuştu ahmetle yemek yiyip sigaralarımızı rahat rahat içtikten sonra okula döndük.

    Gülcanı gördüm o ara, konuşmak istiyordum zaten onunla biraz arkasından yürüdüm ahmette benimle geliyordu, sen kal diyerek beklemesini söyledim. Okulun kütüphanesine girmişti, peşindende ben girdim tabiiki. Ders çalışmayı pek sevmem ancak, kitaplarla aram pek fena olmamıştır hiçbir zaman. Dümenden kitapları inceliyordum.

    Gülcan eline ömer seyfettin - bomba isimli kitabı aldı. orta okuldayken içinde sevişme barındırdığı için okumuştum o kitabı. Çocuklar okusun diye yazılmış bir kitapta neden sevişme var onuda anlamış değilim.
    ···
  6. 6.
    +70 -2
    (bkz: Part 6)

    Bu muhabbete girmek için bir fırsattı benim için ve lafa girdim. "o kitabı pek tavsiye etmem, içinde +18 içerikler var benden söylemesi" dedim. Ama cümle ağzımdan çıkar çıkmaz pişman oldum bu söylediğime, kız sende bunları mı okuyorsun diyecek ve beni abaza sınıfına atacak diye düşündüm saniyenin onda birinde. "Okudun mu sen?" diyerek cevap verdi. O an aha başlamadan bitti dedim kendi kendime. Utanarak; "okudum" dedim. "Tamam o zaman alıyorum" diyerek bana güldü ve gitti aldığı kitabı ve ismini kaydettirdi.

    Bense o an şaşkınlıkla "hasgibtir karı dolmuşta elden ele dolaşan kağıt 1 milyonlardan çıktı" dedim kendi kendime. Neyse yinede olsun amk ayarlarsak en azından bi şeklimiz olur belki verir diye sevindim. Kütüphaneden çıkarak sınıfın yolunu tuttum.
    ···
  7. 7.
    +71
    arkadaşlar okuyan varmı yazıyorum ama?
    ···
  8. 8.
    +119 -1
    (bkz: Part 7)

    Aradan günler geçiyordu, bu arada bizim sıranın yan tarafında oturan bir çocuk vardı, biz derste ahmetle aramızda makara yaparken arada lafa atlayıp bir espiri yapıp sonra muhabbetten çekiliyordu. ismi ferdiydi. Zamanla ferdiylede iyi anlaşmaya başlamıştık ve aramıza katılmıştı üç kişi olmuştuk.Bu arada ferdi öğlen aralarını okulun arkasındaki parkta bira içerek değerlendiren maddiyat olarak orta halli ayyaş puştun tekiydi. Ama şeytan tüyü vardı adamda yani sevdirdi kendini.

    Günler birbirini kovalıyordu ve derste sesli şekilde yaptığım espirilerle ilgisini çekmeyi başarmıştım gülcanın. Derslerde bazen bana bakarken yakaladığım oluyordu onu. Ancak coolluktan ödün vermemek için o bakınca kafamı çeviriyordum. ilk dönemin sonlarına doğruydu, bir gün yanıma geldi,
    ···
  9. 9.
    +63
    (bkz: Part 8)

    Yüzüme bakarak gülümsedi ve lafa girdi.
    -suç ve cezayı alacağım onuda okudun mu hakkında bir fikrin varmı nasıl bir kitap?
    -aynı cümlede bu kadar soru sormayı hangi filmden öğrendin?
    -ya okudun mu okumadın mı
    -kızım ben okumayı 3. sınıfta öğrendim, o kitaba okumayı öğrendiğim gün başlasam hala okuyor olurdum heralde. (kitabın kalınlığını kastederek)
    -peki o zaman (gülerek)

    Yanımdan ayrıldı. Tenefüs bitmişti dersin ismi biyoloji konu ise insanlarda üremeydi. Bu arada Ferdi önümüzde oturuyordu artık. Derste ahmete gülcan ile aramda geçen muhabbetten bahsediyordum. Yüzüm gülüyormuş ondan bahsederken ben farkında değildim. Ahmet ferdiye seslendi buraya bak diye, ferdi arkasını döndü.
    Ben (ben) - ahmet (a) - ferdi (f)

    (a)-ferdi bu mal aşık olmuş lan
    (f)-ee
    (ben)-ne aşkı amk ya
    (a)-ulan kızdan bahsederken olmayan gamzeler beliyor suratında
    (ben)-ya oğlum bi gibtir git
    (f)-kanka 3 milyon varsa çıkışta bana bira alsanızza
    (ben)-hay amk
    ···
  10. 10.
    +71 -2
    (bkz: Part 9)

    O anda hoca birden bize baktı ve ahmete sen ne gülüyorsun komik birşey mi var anlatta bizde gülelim dedi. Ahmette tık yok tabi o an, istemsizce bastım kahkahayı.
    hoca (h) ben (ben)

    (h)-sen ne gülüyorsun oğlum?(sinirlendi)
    (ben)-hocam anlattığınız biryerde yanlış bilgi vermişsiniz ahmet bana onu anlatıyordu.
    (h)-neymiş o
    (ben)-ahmetler fotosentez yaparak yaşıyor, sporla ürüyorlarmış, buna rağmen ahmet bir memeli sayılıyor mu (sınıf coştu)
    (h)-kes sesini

    Ahmet "senin ben amk niye gömüyon beni lan" dedi. Az önce benle dalga geçen sen değil miydin ödeştik işte kanka diyerek sırtını sıvazladım.
    ···
  11. 11.
    +37 -1
    20 dakika kadar bi yemek arası devam edeceğim.
    ···
    1. 1.
      0
      rezsrvetullah
      ···
  12. 12.
    +80 -2
    (bkz: Part 10)

    ilk dönem bitmiş karne gününe gelmiştik, tabiiki muhteşem bir karne beklemiyordum. Ancak okula sivil gideceğim için mutluydum. Saçlarımın önünü sola doğru almış sol gözümü kapatmıştım. Tek gözle deccal gibi çıktım evden. Okula vardığımda muzaffer karne günü bile kapıdaydı. Ulan karne günü bide demirlerden mi giricez diye sinirli sinirli bana ait olan kapıya okulun demirlerine doğru yürüdüm. Bir dönem boyunca o adam seni hiç mi görmedi diyenleriniz olabilir evet o beni görmeden hep ben onu görüp kuytu köşelere saklandım.

    Okula girdim ferdiyle ahmet bahçede muhabbet ediyolardı, yanlarına gittim. O ara bi kız geldi yanıma elindeki kağıt parçasını bana uzattı. Bunu bir arkadaşının gönderdiğini söyleyerek yanımdan ayrıldı. Kağıdı açtığımda yazan şu şekildeydi;
    "senden çok hoşlanıyorum, tanışmak istersen numaram 05xxxxxx"

    (ben)-oğlum kızın biri bana numarasını göndermiş lan
    (a)-oo yakışır kardeşime
    (ben)-ulan kızı görmedikki daha
    (a)-anlamadım
    (ben)-anlamanı beklemiyordum, kızı görmeden bana nasıl yakıştırdın amk
    (a)-ulan tanışırsın işte fena mı
    (ben)-iyide benim telefonum mu var amk ferdi telefonunu versene sende mesaj hakkı vardır kimmiş öğrenelim (hattım vardı ama telefonum yoktu)
    (f)-10 mesaj 1 bira işinize gelirse
    (ben)-senin ben beyin hücreni gibeyim
    (f)-al ulan tamam
    ···
  13. 13.
    +63 -1
    (bkz: Part 11)

    Ferdinin telefonunu alıp "sen kimsiniz?" diye bir mesaj attım. Aklımca espirili yaklaşacağım ya sözde beynimi gibeyim. O arada hoca bahçeye geldi ve elinde karnelerle bütün sınıfı etrafına topladı. Ahmet ve ferdiden sonra en son benimde ismim okundu karneyi aldım, yedi tane 1 iki tane 0 vardı. Ahmetin karneside benimkinden farksızdı. Ferdi ise karneyi dürüm yapıp bitarafına sokmuştu bile çoktan.

    (ben)-ferdi senın karne nasıl lan
    (f)-veli efendi hipodromu gibi
    (a)-o ne demek lan
    (f)-boşver kanka varsa 1 milyon versene
    (a)-yav oğlum yeter gibtir git
    (f)-sigara alacaktım lan iyi vermeyin LM alırım sizede tek dal koklatmam.
    ···
    1. 1.
      0
      Sardııı
      ···
  14. 14.
    +67 -1
    (bkz: Part 12)

    Karnesini alanların çoğu okuldan çıkıyordu. Bense gidelim az kantinde oturalım muhabbet ederiz dedim. Kantine geçtik, ahmet üç tane çay alıp masaya oturdu. Ferdi "ben çay içmem bana gazlı içecek al" dedi, ahmetse senin mideni dalağını giberim bakışı attıktan sonra "tamam lan şaka yaptık" diyerek şekerlerini koyup çayını karıştırmaya başladı. Kantine gülcan ve diğer iki arkadaşı melis ve kübra girdi. "Ulan şu kız bana baksa daha iyiydi be" dedim. o ara ferdinin telefonuna mesaj geldiğini duyduk, telefonu eline alıp mesajı okudu sonra geri cebine koydu.

    (ben)-kimmiş.
    (f)-hiç ya benim manita aylin önemli değil.
    (a)-oğlum senin manitan mı var amk
    (f)-doğru yoktu, mesaj sana thefucking aylinmiş kızın ismi.
    (ben)-oğlum niye okuyup cebine koyuyosun o zaman telefonu
    (f)-ulan sizde hiç espiri anlayışı yok zengin bi arkadaş bulsam sizle arkadaşlığımı bitiricem harbiden. (gülerek)
    ···
  15. 15.
    +67 -2
    (bkz: Part 13)

    Ferdiden telefonu alıp kızla yazışmaya başladım. ismi aylinmiş neyseki harbiden, lise 2. sınıfta olduğunu mobilya okuduğunu falan öğrendim. Telefonum olmadığını belirtip msn adresini istedim. Başımı kaldırdığımda gülcanın bana baktığını fark ettim göz göze geldik ancak gözlerini kaçırmadı. Göz kırpıp kafamı salladım naber dercesine. Ayağa kalktı ve yanımıza geldi bir sandalye çekip oturdu. Kızlarada eliyle gelin işareti yaptı. Bir masanın etrafında altı kişi toplandık. Sanki kurban bayramıda, hayvan kesicezde ineğin etrsafında toplamışız gibi. Ferdide tekbiri getirse tam olacaktı harbiden.

    Karneler nasıl falan diye konuya girdiler. Ferdi lafa atladı,
    "Eğitime destek kampanyası çerçeveleri içinde okula gidemeyen öğrencilere karnemizi gönderdik sizinkiler nasıl?" dedi.
    ···
  16. 16.
    +79 -1
    (bkz: Part 14)

    Kızlar haykırarak güldü, ulan eşşeği gibsen öyle böğürmez ben utandım amk o nasıl bi gülmedir. Herneyse kendi karnelerinin fena olmadığından bahsettiler. O ara gülcan "vaktin varsa biraz yanlız konuşabilir miyiz?" dedi bana. Olur fark etmez diye yanıtladım. O an ahmetin gülerek içinden söylediği "oooo hadi yine iyisin" cümlesini duyar gibiydim. Dışarı çıkıp kantinin yan tarafına geçtik.
    (ben)ben (g)gülcan

    (g)-yanlış anlamazsan birşey sormak istiyorum.
    (ben)-tabi
    (g)-numaranı istesem mesela?
    (ben)-telefonum yokki ama numaramı vereyim sen mesaj at ben bir gün telefon alırsam okurum.
    (g)-ya dalga geçme
    (ben)-şaka bir kenara aslında bende senle konuşmak istiyordum.
    (g)-ne hakkında (gülümsedi)
    (ben)-anap dönemindeki liberalizm etkisi hakkında ne düşünüyorsun?
    (g)-ne anlatıyosun ya
    (ben)-senden hoşlandığımı
    (g)-nnnne (mal gibi kaldı)
    ···
    1. 1.
      +1
      Devam pampa seri at biraz
      ···
  17. 17.
    +59 -2
    (bkz: Part 15)

    Gülcan şaşkınlığını gizleyememiş olacak ki suratıma aptal aptal bakıyordu. "Birşey söylemeyecek misin?" diye sordum. "Ne diyeceğimi bilemedim şuan" diye yanıtladı. "o zaman sen düşün cevabını bana mesaj olarak at yarı yıl tatili bitene kadar hattımı bir telefona takar okurum" dedim. Gülümsedi ve sözlerine devam etti;

    (g)-Aslında bende senden hoşlanıyorum nasıl söyleyeceğimi bilemiyordum.
    (ben)-o zaman iyi bir çift olup muzaffere görünmeden buradan uzaklaşalım.
    (g)-muzaffer ne alaka?
    (ben)-boşver.

    içeri girdik ve bizimkilerin yanına oturduk. Havadan sudan konuşurken Ferdi bini eline telefonu almış birşeyler yazıyordu. Ses etmedim. Gülcan defterini çıkarıp bir kağıt parçası kopardı. Birşeyler yazıp önüme koydu. "biz gidelim artık" diyerek kızlarla kalktı." Sonrasında kağıt parçasını elime aldım gülcanın msn adresiydi kağıtta yazan. Sevindim.

    (a)-oğlum sen ne şanslı bi binsin lan
    (ben)-ne alaka oğlum
    (a)-ulan aynı günde iki tane manita ayıkladın okuldan.
    (ben)-oğlum 1 dönemdirde bir tane ayıklayamadım o zaman hiç şanssız olduğumu söylememiştin bana şimdi mi şanslı bin oldum.
    (a)-oda doğru
    (ben)-ferdi sen kimle yazışıyosun lan?
    (f)-aylinle
    (ben)-oğlum sen nasıl bi şerefsiz oldun ya
    (f)-ulan hani kardeştik biz benle hiçbirşeyini paylaşmıyorsun amk
    ···
    1. 1.
      +2
      dıbınıyerim kanka dewam et
      ···
    2. 2.
      +1
      rez hacı devam
      ···
    3. 3.
      0
      Yikildim aq ferdi nasil bir picmis boyle
      ···
    4. diğerleri 1
  18. 18.
    +48 -1
    (bkz: Part 16)

    Telefonu ferdiden aldım, ulan bu ayline ne diyecektim şimdi. 20 dakika öncesine kadar tanımak istediğim kızı şimdi tanımaktan vazgeçmiştim. Ferdiye "al ulan telefonu istediğin gibi mesajlaş kızla, benim ağzımdan kendi hakkımda ileri geri kouşmada ne tak yersen ye" dedim. "Tabi amk armudun iyisini sen ye, ne üdüğü (böyle yazılıyor sanırım) belirsizi bana ver, Aylin inşallah memelidir" dedi.

    (a)-o ne demek lan kız işte vardır heralde memesi
    (ben)-sende meme yokmu
    (f)-o sporla üremiyor muydu lan?
    (a)-giberim yapacağınız muhabbeti gideyimde babamdan 2 posta dayak yiyim.
    (ben)-iyi o zaman bende eve geçiyorum.
    (f)-tamamdır.
    ···
  19. 19.
    +52 -1
    (bkz: Part 17)

    Yarıyıl tatili boyunca gülcanla hiç buluşmasakta hemen hemen hergün msnden konuştuk. 1 dönem boyunca aynı sınıfı paylaşıp tanıyamadığım kızı 15 günde msnden konuşarak çok iyi tanımıştım. Kübra'nın ferdiyi çok beğendiğini falan söylemişti. Kübra ve ferdi hayatta olacak iş değildi. Herneyse okullar açılınca ben ferdiyle konuşurum eğer bir ilgisi olursa, aralarını yaparız dedim kibarca. işin açıkcası pekekentliğini yapmaktı.

    Kübra ferdiden uzun o yılların rocker metalci tipindeki bir kızdı. Bunu sürekli sürdüğü siyah ojelerden anlamak zor olmuyordu. Bizim ferdi ise varsa müslüm yoksa küstüm modunda takılan arabeskçi berduşun tekiydi Amacım arabesk dinleyenleri kötülemek değil yanlış anlaşılmasın müslüm gürseside şarkılarınıda çok severim. Yani işin kısacası birbirlerine o kadar zıt tiplerdi ki onlardan çift olması zordu. Neyseki aradan geçen bir tatilden sonra okulların açıldığı gün geldi çattı.
    ···
    1. 1.
      +1
      Rezzzzzzzz
      ···
    2. 2.
      0
      rezzervasyon
      ···
  20. 20.
    +56 -2
    (bkz: Part 18)

    Okulun ilk günü olduğuna güvenerek bugün kapıdan gireyim diye düşünüyordum aynı zamandada biraz geç kalmıştım. Okulun kapısına geldim muzaffer kapıda değildi. bekçi kulübesinin içindeymiş görmemiştim. Kapıdan giriyordum ki "oğlum dur bakayım" dedi. Hasgibtir diyerek durdum. "Sen saçını kestirmedin mi hala?" dedi. "olur mu hocam kestirdim yine uzadı 3 ay geçti üstünden kestireli". Dedim sinirlenmiş olacak ki, "o ensen ne öyle eşşoğlueşşek kestirmemişsin işte bekle sen burda" dedi. Bekçi kulübesine girdi, tekrar yanıma geldiğinde elinde makas vardı.

    okulu bırakırımda saçımı kestirmem diyerek. Kapıdan okulun dışına kaçtım koşarak. Kapıdan girememiştim, yine demirlikler beni bekler diyerek okulun yanına dolanıp oradan girdim okula. Muzaffer yüzünden iyice geç kalmıştım derse üstelik. Eğer yoklama alındıysa yarım gün yok yazılmış olacaktım. Neyse deniyim şansımı diyerek kapıyı çaldım ders matematikti.

    (ben)-hocam girebilir miyim?
    (h)-nerdesin evladım bu saate kadar.
    (ben)-dedem öldüde hocam (Ferdi araya girdi dedemi tanımıyor aslında)
    (f)-deden dün kahvede batak oynuyordu lan (sınıf coştu yine)
    (h)-gir bidaha olmasın
    (ben)-saolun hocam
    ···