/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
  1. 1.
    +9 -17
    ···
  1. 2.
    +2
    sonra yazarsin kafa acma bu saatte
    ···
  2. 3.
    0
    ···
  3. 4.
    +2 -1
    ···
  4. 5.
    +3
    Arkadaşlarla "şu kızı ayarlarsın, bu kızı ayarlarsın" üzerine iddialara girer, gider mal gibi konuşur ve reddedilirdik, ama o dönem köpek gibi eğlenirdik. Melike'nin okula gelişinin üstünden 3 hafta geçmişti ki, ayarlama iddiasında sıra bendeydi ve bana Melike hedef gösterildi. Ben de tabii ki "Ayarlarım lan ne olacak" kafasında takılıyorum.

    ilk geldiği günlerde dikkatimi çekmişti, sürekli limonlu soda alırdı kantinden ve içerdi tenefüste. Melike'yi kantinde yakaladım, tek başına oturuyordu ve önünde her zaman(Bakın istisnasız her zaman) aldığı limonlu sodası yoktu. Benim de o dönemler harçlığım azdı ama sırf iddia uğruna limonlu soda aldım 2 tane(ki ben pek sevmem limonlu) geçtim oturdum karşısına ve uzattım "ilk geldiğin zamanlarda pek fazla konuşamamıştık, okulumuza ve sınıfımıza hoşgeldin Melike, ben nitta"

    Kafasını kaldırdı ve "Teşekkür ederim, hoşbuldum" dedi, sodayı aldı gülümsedi fakat üzgün gibi bir hali vardı. O gülümsedikten sonra 2-3 saniye tabiri caiz ise mala bağladım.
    ···
  5. 6.
    +3
    Kendimi toparladıktan sonra konuşmaya çalıştım ;

    N: Üzgün gibi görünüyorsun, neyin var?
    M: Yok bir şey, beni yalnız bırakır mısın?
    N: Peki(Başka ne diyebilirdim ki?)

    Kalktım yanından kantinin kapısına gittim, tam çıkacaktım ki geri dönüp Melike'ye bir kez baktım. Kızın gerçekten bir derdi vardı, belli oluyordu. Acaba ailesinden birine mi bir şey olmuştu? Bilmiyordum ve anlatmamıştı. Onun konuştuğu kızlara sordum neden böyle olduğunu, sonuçta sınıf arkadaşım o benim neden üzgün olmasını isteyeyim ki diyordum. Onlar da şaşkındı bu duruma, çünkü dün neşeli olan kız bugün üzgündü ve henüz kimseye bir şey anlatmamıştı.

    Gün bitti, son zil çaldı ve okuldan yavaş yavaş çıkıyoruz. Melike, yanında bir kaç kız ile birlikte konuşarak benim birazcık önümden gidiyor. Okulun kapısından çıktı, döndü beni gördü ve bana el salladı gülümseyerek. Ben de ona el salladım, o ayrı yoldan gitti ben ayrı yoldan. O gün nedense aptal gibiydim, evde babam bana neyin var diye sorup durdu, bir şey diyemedim. 14 yaşındayım daha, acaba ben hoşlanıyor muydum Melike'den? O aklıma geldikçe, gülümsemesi gözümün önüne geliyordu ve ben de salak salak sırıtıyordum.
    ···
  6. 7.
    +6
    Ertesi gün son dersten hemen önceki tenefüste bizim tayfamız bir araya geldi, bana Melike ile olanları sordular "Ayarladım tabii ne sandınız? O kız bende" dedim, oo moo falan derken sınıftan Eda yanıma geldi.

    E: Nittacım benimle kantine gelir misin?
    N: Tamam olur
    ... merdivenden inerken
    N: Ne oldu Eda? Sen benimle pek muhattap olmazdın?
    E: Seninle konuşmamız gereken bir konu var.

    Benim aklımdan o an neler geçiyor biliyor musunuz? Ben kesin sıçtım, kesin tayfayla konuştuklarımızı duydu bu ve hesap soracak. Yusuf yusuf atıyorum ufaktan. Her neyse, kantine indik, Melike ve Ayhan bir masada oturuyorlar. Eda "Hadi gel şuraya geçelim" dedi ve onların yanına oturduk.

    A: Vaay Nitta naber ya hiç selam sabah yok küs müyüz
    N: Yok be olum fırsat mı var sanki zaten aynı sınıfta bile değiliz
    E: Ayhancım gelsene bir şeyler alalım bize
    A: Tamam olur geliyorum

    Ayhan ve Eda kalktılar sıraya girdiler, hepimiz soda istedik. Bu arada Ayhan ve Eda benim ilkokulda beraber okuduğum arkadaşlarım, Eda benimle aynı sınıfta Ayhan ise farklı bir sınıfta, keşke aynı sınıfa düşseydik.

    Ayhan ve Eda kalkar kalkmaz Melike konuşmaya başladı;

    M: Nitta dün için çok özür dilerim biraz üzgündüm umarım seni kırmamışımdır?
    N: Yok be ne kırması, neden üzgündün söyler misin çok özel değilse?
    M: Babam hastaydı da biraz, ondan üzgündüm
    N: Anladım, geçmiş olsun.
    M: Teşekkür ederim

    Eda ve Ayhan gelene kadar tenefüs bitti amk, neyse zil çaldı, zaten son dersti ve derste boş geçmişti neredeyse.
    ···
  7. 8.
    0
    ···
  8. 9.
    +5
    Son dersin zili çaldı, Melike yanıma geldi ve bana bir kâğıt verdi "Bunu evde oku lütfen" dedi ve gitti.

    Ne yazdığını merak ediyordum ama evde oku dediği için de açmak istemiyordum eve gidene kadar. Hiç kimseyi giblemeden eve doğru koşmaya başladım, nefes nefese eve girdim, odama geçtim ve kağıdı direkt açtım. Kağıtta yazan yazı şuydu "Ben senden hoşlanıyorum"

    Afalladım, adeta beynimden vurulmuşa döndüm o an. Şansıma da o gün Cuma idi ve Pazartesi'ye kadar onu görmeyecektim. Beynimden vurulma hissi geçtikten sonra şakadır ya amaan diyip kağıdı attım çöpe. Pazartesi günü okula gittiğimde Melike yoktu, gelmedi o gün okula, 4 veya 5. dersten sonra hatırlamıyorum birine sordum sınıftan, yakın olduğu kişilerden birine ve aldığım cevap tadımı kaçırmıştı "Babasını hastaneye mi kaldırmışlar ne olmuş"
    ···
  9. 10.
    +2
    Tabi onunla ilgili hiç bir şey bilmediğim için hangi hastanede olduğunu bilmiyordum ve yanına gidemiyordum. O dönemde cep telefonumuz yoktu, arayamıyorduk da. Melike koskoca 3 gün okula gelmedi, Pazartesi, Salı ve Çarşamba günleri onsuz geçti.
    Salı günü bizim iddia tayfasından biri Melike'yi sorduğunda farkında olmadan bağırıp "Beni yalnız bırak" dedim, tüm sınıf birden bana baktı ve ben ne olduğunu anladığımda pardon diyip sırama geri oturdum.

    Neden? Neden Melike'yi düşündüğümde veya ondan bahsedildiğinde kalbimin atışı hızlanıyordu ki? Abi çok saçma, neden?

    Perşembe günü okula gitmek istemedim, hasta numarası yaptım babam yemedi. Keyfim yoktu, Melike yoktu çünkü. Babamın zorlamasıyla o gün okula 1 ders geç gittim, tam teneffüs zamanında okula girmiştim ki duvar dibinde Eda ve Melike'yi gördüm. O nasıl bir sevinç bendeki? Hiç kimse, biri ne der ne olur diye düşünmeden koşa koşa gittim ve Melike'ye sarıldım. Eda'nın o an bana bakışını asla unutamıyorum, şu zamanki deyişle "Nabıyon sen dıbına koduğum" der gibi bakıyordu. Ağzımdan çıkan ilk kelime "iyi misin" oldu, biraz geri çekildim ve özür diledim aniden sarıldığım için.

    M: Ben iyiyim, teşekkür ederim. Babam rahatsızdı, onu hastaneye kaldırdık o yüzden gelemedim. Sarıldığın için de teşekkür ederim, kendimi iyi hissetmeme sebep oldun.

    Ben, o an bendeki, daha doğrusu içimdeki hissin tarifini asla yapamam.
    ···
  10. 11.
    +2
    Melike bana fısıldayarak kağıdı okuyup okumadığımı sordu, başımı sallayarak evet, okudum dedim. Gözleri parladı birden, şaka değil miydi o? diye düşündüm. Gerçek miydi acaba?

    Eda Melike'nin bana fısıldadığını görünce "Oo ben gideyim siz konuşun özel konuşacak şeyleriniz var belli ki" dedi ve sinsi bir gülümseme atarak ayrıldı yanımızdan. Tam o anda zil çaldı, Melikeyle beraber sınıfa gittik, benim sırtımda çanta tabii geç kaldım okula. Sınıfa Melike ile beraber girdiğimi gören iddia tayfasının yüzü düştü, benim kazandığımı düşünüyorlardı ve bu onlara adam başı 3 jetona patlayacaktı(Atari salonu).

    Geç kaldığım için en arkadan bir arkadaşı en öne, benim boş sırama almışlardı ve oturabileceğim tek yer Melike'nin yanıydı. Geçtim oturdum, dersi dinledik notumuzu aldık ve sınav zamanları söylendi o gün. Okul çıkışı anlaştık, 2şerli gruplar halinde sınavlara çalışacaktık tenefüslerde. Ben Melike ile çalışacaktım ve hala daha anlam veremediğim mutluluk vardı içimde.
    ···
  11. 12.
    +1
    Aradan geçen 1 hafta boyunca biz sürekli sınavlara çalıştık, yeri geldi okuldan sonra topluca parkta grup grup oturup çalışmalar yaptık, hafta sonları aynı şekilde. Kısacası sınavlara iyi hazırlandık, gülüp eğlenerek.

    Sınav haftasının ilk günü, yani Pazartesi gününün ilk tenefüsünde Ayhan yanıma geldin"Aga az konuşalım gelsene bi" iyi dedim tamam, Melikeye birazdan gelicem ben diyip çıktım dışarı.

    A: Ya aga, sen Melike'ye yakınsın, baya yakın arkadaşsınız
    N: Evet aga, hayırdır?
    A: Ya ben sana şey dicektim, bana ayarlasana onu?

    ???

    N: Nasıl yani?
    A: Ben Melike'den hoşlanıyorum, onu diyorum bana ayarlasanda biz sevgili olsak? Yardımcı olur musun?

    Ananı gibeyim, o an benim sinirlerim ilk kez bir tavan yaptı, ama o kadar sıkıyorum ki kendimi kıpkırmızı olmuşum, Ayhan dedi ki "iyi misin" hiç bir şey söylemeden girdim içeri, Ayhan kapıda bana bakıyor ne oldu buna der gibi, gittim sıraya oturdum ve Melike'nin elini tuttum.
    ···
  12. 13.
    +3
    ···
  13. 14.
    +1
    ···
  14. 15.
    +2
    ···
  15. 16.
    +3
    ···
  16. 17.
    +3
    ···
  17. 18.
    +3
    ···
  18. 19.
    +4
    ···
  19. 20.
    +1
    ···