Silahın gürültüsü ölüyü susturdu ve diğer bütün sesleri. duvara doğru süründü silahın sesi daha fazlasını buraya çekecekti yaslandığı duvardan eskiden arkadaşının yüzünün olduğu çöküntüye baktı. kendi kafasını uçurmuş olması iyiydi çünkü yalnızca birkaç mermisi kalmıştı karanlıkla arasında ki tek gaz lambasını yanına çekti onlar gelmeden saymalıydı kaçınılmaz olan geldiğinde o da arkadaşının yolundan gidecekti sesler yaklaşıyordu şarjörü boşaltıp dört mermi saydı namludakiyle beş, şarjörü soktu ışık körü olmak istemediğinden lambayı ayağıyla kapıya doğru ittirdi
Işığın kapıyı aydınlatmasıyla ilk hewal göründü oyıım dmrtışıa oyıım dmrtışa diye bağırarak üstüne saldırdı. adam, hewalin kaşının ortası olmadığı için o bölgede bir yere ateş ederek hewali indirdi. ateş sesini duyan üç hewal ve hewallerin ilerlemiş mutasyonu olan öşekitor odaya daldı. adam iki hewalin kafasını patlattığı anda üçüncü hewal adamın üzerine atılıp kolunu parçaladı. ardından eti paylaşmak istemeyen öşekitor hewali adamın üzerinden alıp hewali duvara çarptı.
adam öşekitorun dikkati dağılmışken silahı doğrultup daha iyi bir açı elde etmek için "Ne mutlu türküm diyene" diye bağırdı. Bu sese dayanamayan öşekitor çığlığa benzer bir haykırışla adama döndü ve mermiyi beynine yedi. adam yarasına baktı ve dönüşüm başlamadan önce herşeyi bitirmek için silahı şakağına dayadı ve
hiçbir şey olmadı adam namluya baktı ve silahın boş olduğunu gördü namluya mermi sürülmemişti fazladan mermi saymıştı.
dönüşüm tamamlanırken adamın aklında bir düşünce oluşmaya başlamıştı.

"Apo iyi biriydi sanırım"