Yıl 2015 : yeni işyerimde 3.yılım ve patrn ve karısının inanılmaz iğrençliklerine katlanmalarım bir yandan karımın salak kıskançlıkları çizofrenik hareketleri derken tek hayat kaynağım kızımla avunuyordum. Hiç unutamam bir 10 kasım günü şirktin sayfasında "en büyük türk Atatürk" yazısını paylaştırmıştım. Ertesi gün neredeyse işten kovuyorlardı. Zira adamın heryerinde bir ayet yazıyor ama işçinin hakkını yemekde üzerine yokdu. Telefonunda v.s feto nun resimleri olurdu , hergün 2 şer tane zaman gazetesi gelir kimse yokmu adlı derneğe birsürü çocuk ve bebek kıafeti maması v.s gönderilirdi ve beş kuruş alınmazdı hayır denirdi. Fakat işçiye gelince bizim maaşlarımızı asgari ücret gösterip kalanını elden verip vergi kaçırır mesai ücretlerimizi vermez üstüne birde çemkirirdi.Din taciriydi hatta şerefsiz bir fötöcüymüş diyebilirim. zira 16 temmuz sabahı bizzat polise ihbar etmiştim ama olaydan 2 ay önce zaten ortadan kaybolduğunu hala orda çalışan arkadaşlardan öğrenmişdim.

Ayrıca Y. de işyerinden bikaç kıza kafayı takmış onlardan biriyle onu aldattığımı falan sanıyordu ama söylediği kişilerle uzaktan yakından alakam yokdu. Kendi kafasında birşeyler kuruyordu yine ve ona inanıyordu. Telefonda konuşurken aniden susuyor yanında biri var demi diye başlıyordu sonraki cümleler şunun gibi : o o... yu ver bana sesini duyuyom , sex mi yapıyonuz o nasıl nefes alıp verme ( ofisin perdesi cama sürtüyor aslında ) gibi salak şizofren kelimeler.

Gel zaman git zaman 2015 in yazında iyice zıvanadan çkıp artık bana zarar verme derecesine geldi. Gece aniden uykumdan kafama yumruk yiyerek uyanıp kavga çıkmaması ve ona zarar vermemek için arka odalara kaçıyor orda yatıyor sabah işe gidiyordum derken işden de bu olaylar yznden çıkarılıyordum zira işyerindeki personellere bir şekilde ulaşıp küfürler yağdırıyormuş