Ben sana ayak olmaya dünden razıyım. Kopmaya da kırılmaya da varım yeter ki biz olalım dedi. Ulan bi sevindim bi sevindim ki sormayın. Üniversite sınavları yaklaşıyordu. Pgibolojik sıkıntılardan girememiştim sınava.

Bu süreç içinde Leyla ile buluşmayı ve halı saha maçlarını ihmal etmedim tabi. Leyla ya sordum nereyi tutturmak isityorsun diye. Çünkü ben de ona göre uğraşacaktım. Dedi burdaki tıp fakültesini yazacağım. Tamam hedefim burdaki mühendislik fakülteseydi.

Zaman hızla geçiyordu. Gittikçe sınav vakti yaklaşıyordu. ister istemez panik ve stres içindeydik ama Leyla da bu panik daha fazla gibiydi. Ve biz 5. Ayımızı bitiriyorduk.

Dedim bi akşam dışarı çıkmadan ders çalışayım. Ama şeytan durur mu aq. Telefonum çaldı arayan bizim hırbolardan biriydi.

H: Gadaşım nabıyon la
B: iyi gadaşım sen nabıyon
H: iyi ben de akşam 10 11 maç var
B: La yok oğlum ben gelemem ders yapıyom
H: La nası gelemem amk ya. Yan mahalleyle yapıyoz maçı senden başka adam akıllı forvet yok yarram yazdık gel işte
B: Tamam amk tamam geliyom

Şeytan beni yine salmamıştı. Milletin ders yaparken uykusu gelir. Beni halısahaya çağırıyorlar. O saate kadar matematik fizik ağırlıklı test çözdüm. 9 numaralı formamı o zaman moda olan nike mercurial kramponlarımı giydim ve evden çıktım