/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 26.
    +4
    Punisher Hector’un kolunu hemen yanındaki halkaya kelepçelemişti. Sonra aracın çakmağına bir kere bastı bir süre bekledikten sonra çakmaktan bir çıt sesi çıktı.
    - Konuş Hector bir kamyon uyuşturucu Mekgiba’dan nereye gidecek.
    - Ne biliyim .mını s.ktiğim






    Punisher çakmaklıktan sıcak çakmağı aldı ve Hector’un suratına bastı…..
    - Hector kamyonun Los Angeles’e geleceğini oradan New York’a hareket edeceğini biliyorum şimdi konuş Hector hangi yoldan geçecek bu kamyon.
    - Ananın yolundan or.spu çocuğu benden asla bişi öğrenemezsin
    - Öylemi düşünüyorsun ?
    - Evet !!!
    Punisher çakmağı alıp Hector’un alnına bastırdı. Adamın alnında kocaman bi kırmızılık oluştu ve acı içinde bağırmaya başladı.
    ···
  2. 27.
    +4
    Çok çok çok sıcak demirin insan vücuduna etkisini biliyor musun Hector dedi Punisher.
    O kadar sıcaklığı ilk 1 dakika vücut çok soğuk olarak algılar.
    Önce hiçbir şey hissetmezsin……..
    Ta ki…..
    Yanan etinin kokusu burnuna gelene kadar o zaman beynin derki
    Bi sorun var galiba kızarmış et kokusunun burda ne işi var diye düşünür ve o anda acıyı hissedersin fakat bunun için çok geç olmuş olur çünkü o zamana kadar kemiğine kadar yanmış olursun.
    Hector, Punisher’ı ses çıkarmadan dinlemişti. Trafiğin ortasında kimseye aldırış etmeden aracın arka camından içeri gaz bombasını atabilen bi kişi çok rahatlıkla bu söylediklerini yapabilirdi.
    ···
  3. 28.
    +7
    Punisher devam etti:
    - Hector arabanın bagajında bu söylediklerimi yapabilen 2 adet makine var. Bu yüzden konuşsan iyi olur.
    Hector önce sustu ve sonra devam etti.
    - Dinle sana istediğin bilgileri vericem ama senden beni sonrasında bırakmanı isteyeceğim.
    - Tabiki istediğim bilgileri aldığımda seni bırakıcam Hector.
    Hector konuşmaya başladı:
    - New york’ta KiNGPiN diye bi adam var yıllardır Mekgiba’dan Amerika’ya uyuşturucu sokan bi adam bu,bağlantıları çok güçlü ve arkasında NORMAN OSBORN var. Yıllarca Mekgiba hükümetindeki gümrük ile bağlantılı noktalara rüşvet vererek araçlarının kontrol edilmesini engellediler. Sadece uyuşturucu olarak bakma olaya Amerika’ya bu yolla sokulan kaç tır silah olduğunu sadece tanrı bilir.
    - Peki kamyon Los Angeles’te ne kadar süre kalacak ?
    - Bir gün belki iki gün, federal transport yollarının temiz olmasına göre belki 3 gün. Kamyonların kaldığı yer ise Mekgiba’da ki uyuşturucu kartellerinin deposu ve bunların yanında birde şirket var. Görünürde inşaat işleri yapan Mekgiba menşeli bir şirket fakat geceleri tam bir yasadışı iş merkezi.
    - Yerin adı nedir ?
    - Los Angeles şehir merkezinin 7 blok doğusundaki El Mexican inşaat Şirketi.
    ···
  4. 29.
    +6
    Takip ediyorsanız bi işaret verin beyler
    ···
  5. 30.
    +2
    okuyorum kardeş
    ···
    1. 1.
      +2
      Devam edicek kardeşim takipte kal
      ···
  6. 31.
    +6
    Vakit akşama doğru 4’ü gösteriyordu.Punisher arabasını Hector’un söylediği yere sürüp köşede beklemeye başlamıştı. Gerçektende şirket hiçbir şey bilmeyen bir kişi için gayet sıradan bir inşaat şirketine benziyordu.






    Tam 5 saat beklediler ve saat akşam 9’u gösterdiği zaman Mekgiba plakalı kamyonlar şirket deposuna sıra sıra girmeye başlamışlardı. Aynı zamanda depodan çıkan kamyonlar ve tırlarda oluyordu.
    Punisher araçtan indi ve aracının bagaj bölümünü açtı silah kılıflarını bacaklarının iki yanına yerleştirdi. Üzerinde beyaz kurukafaya benzeyen bir çelik yelek giymişti.
    ···
  7. 32.
    +4
    Hector adamın ne yapacağını anladığı için aracın içinden Punisher’e bağırmaya başladı.
    - Kapıdan girebilirsin içerde çok fazla görevli olacaktır onları atlattığın zaman belki en son kata geldiğinde orada onlarca silahlı adam bulacaksın gerizekalı. Elini silahına zütüremeden seni öldürürler.
    Punisher aracın yanına kadar geldi “en son kat mı dedin sen” dedi





    Hector evet diye karşılık verdi “ en son ve onun altındaki üç kat lambaları yanan yerler”
    Peki dedi Punisher ve bagajdan büyükçe bir FGM-148 JAVELiN silahı çıkarttı. Biraz geriledi ve.
    SSSSWWWWWWOOOOOOOOOŞŞŞŞŞŞŞŞŞŞŞŞŞŞŞŞŞŞŞŞ………………………..





    Binanın en üstteki lambaları yanan yerin orta katına nişan alıp roketi fırlattı……
    Binanın en üst katı alev alev olmuştu. Binadan acı dolu çığlıklar yükseliyordu. Punisher binaya bakarak aracın yanına geldi Hector’a baktı “lambalar demiştin değil mi” diye sordu.
    Hector evet dedi hadi beni çıkar artık.
    “ Sen bana küfür ettin” dedi Punisher ve oradan yürüyerek uzaklaştı.
    Bir süre sonra binadan kopan büyük bir beton parçası aracın üzerine düştü ve araç büyük bir gürültüyle patladı…..




    ···
  8. 33.
    +4
    ERTESi GÜN……
    TOM AMCANIN YERi…..






    Frank Castle tek başına yemek yemekteydi….
    Kanal inci :
    - Sayın seyircilerimiz dün Los Angeles şehir merkezinde El Mexican inşaat şirketindeki patlamanın sanıldığı gibi bir saldırı değil gaz kaçağından kaynaklanabileceğini aktardılar. Olay yerinde bulunan bir aracın içindeki bir vatandaşımız binadan kopan bir parçanın aracın üzerine düşmesi sonucu acı bir şekilde can verdi.
    Kanal inci Los Angeles….
    ···
  9. 34.
    +5
    Frank yemeğin parasını tezgaha koyduktan sonra aracına binip Metro tünelindeki evine doğru ilerledi.
    Biraz uyuduktan sonra bilgisayarını açtı ve federal transport yollarını canlı kameralar ile gösteren bazı sitelere girmeye başladı. Yolların yoğunluk durumunu ve Mekgiba gümrüğünün bu yollara açılan bölgelerinin yoğunluk yüzdelerini incelemeye başladı. incelediği kadarıyla Mekgiba sınırından Amerika’ya geçişler saat : 22:00 ve 23:30 arasında daha bi yoğunluk kazanıyordu.
    Dışarı çıktı ve aracını doğruca federal transport yollarına sürdü.
    ···
  10. 35.
    +3
    FEDERAL TRANSPORT YOLU…….
    SAAT: 09:30 (SABAH)

    Frank Castle yolun durumunu daha yakından görmek için sabahtan itibaren gözlemlemek için yola çıktı.
    Yolun kenarında bir motel görmüştü aracını müsait bir yere park ettikten sonra biraz yemek yiyebilmek birazda dinlenebilmek için Motele girmeye karar verdi.
    Motelin önünde yakıt deposunda “X” işareti bulunan bir motor vardı. Güzel ve bakımlı bir motordu bu.






    içeri girdi şişman bir adam tarafından karşılandı.
    Sadece biraz yemek yiyeceğim ve dinleneceğim dedi ve ekledi parasını ödeyeceğim.
    Peki delikanlı yemek servisi başladı zaten içeri girebilirsin diyerek cevap verdi şişman adam.
    Frank köşedeki masaya oturmadan önce tabağına yumurta,zeytin ve bir bardak süt aldı.
    ···
  11. 36.
    +5
    Yemeğini yerken yemek salonuna iri kıyım bi adam daha gelmişti. Frank castle adamı bir süre izledi.
    Yabancı kişide normal olmayan bir durum sezmişti “düz ayak bi adama benzemiyor” dedi içinden.






    Adam tabağına et ağırlıklı bir şeyler alıp masasına oturdu.
    Yemeğini yerlerken resepsiyonun olduğu taraftan 3 el silah sesi geldi ve arkasından ne istiyorsunuz diyen bir erkek sesi duyuldu.
    Frank yabancı kişi ile bakıştı, bakıştığı adam kalkıp sesin geldiği yöne doğru ilerleyince kapıdan içeriye doğru bir el bombası girdi.
    Frank hemen kendini camdan dışarı attı ve arabasına doğru koştu bagajını açtı, malzemelerini aldı çelik yeleğini giydi, tabancalarını bacak kılıflarına yerleştirdi, beline büyük bir bıçak taktı.
    Eline büyükçe bir laucher ve omzuna M4A1 tüfeği yerleştirdi. Yeterince mermi aldıktan sonra çıktığı camdan geri içeri girdi.
    ···
  12. 37.
    +3
    Az önce gözgöze geldiği adam yerde yatıyordu başındada bir asker vardı. Olanca gücüyle adamın karnına bir tekme atmıştı.
    “SON HATIRLADIĞIN ŞEY BU OLACAK SENi TÜYLÜ KUÇU KUÇU” dedi asker elinde gümüş renkli 6 patlar bir tabanca vardı.
    “BUNLAR HiÇ HOŞ OLMAYAN SÖZLER ÖZELLiKLE ÖLMEK ÜZERE OLAN BiR ADAM iÇiN” dedi punisher ve elindeki laucherın tetiğine bastı.
    Adamın göğsü patlamış karşı duvara iç organları yapışmıştı. Arkasındaki asker korkmuş bir şekilde bağırdı
    - ALLAH kahretsin bu PUNiSHER !!!
    Az önce yerde tekmelenmiş adam Punishere baktı sinirlenmiş gibiydi





    ilerden birden fazla ayak sesi gelince hemen duvarın arkasına siper aldı ve yabancıyı ayağından çekerek yanına aldı ve “ZATEN DÜZ AYAK Bi ADAM OLMADIĞINI SENi iLK GÖRDÜĞÜMDE ANLAMIŞTIM” dedi yabancıya.
    Yabancı Frank’in suratına doğru hayvan gibi hırladı….
    Ve…….
    ···
  13. 38.
    +4
    Ellerinden 3 tane parlak metal formunda pençe benzeri bıçak çıkardı.
    Frank’in gözleri büyümüştü hayatında ilk defa böyle bişi görüyordu.






    Yabancı köşeden dönüp ilerlemeye başladı. Frank şoku hemen atlattı ve adamın peşinden ilerlemeye başladı.
    Askeri operasyonlarda eğer bir muhitin içine girilecekse veya şehir çatışmasında bulunulacaksa mekanda bulunan köşeler çok önemlidir.
    Köşeyi döndüğünüz zaman ne ile karşılacağınızı bilemezsiniz. En profesyonel askerler bile köşeler konusunda her zaman çekinceli davranırlar.
    Fakat bu yabancı öyle değildi köşelerden umursamaz bir şekilde çıkıyor ve önüne geleni ellerinden çıkan pençelerle haklıyordu.






    Bu şekilde moteli basan 30 dan fazla askeri yok ettiler.
    Son bir askerin yakasına yapıştı yabancı ve “siz kimsiniz beni nerden buldunuz ? “ diye sordu. Asker ağır yaralıydı ve nefes almakta zorluk çekiyordu her öksürmesinde ağzından kanlar saçılıyordu.
    Son nefesinde “ALBAY STRYKER” dedi ve öksürdü aradan bir isim daha seçildi “OSCORP” Yabancı adamın yakasını bıraktı Punisher adama bakıp şunları söyledi ;
    “ADALET VE CEZALANDIRMAK ARASINDA iNCE BiR ÇiZGi VARDIR BU KESiNLiKLE CEZALADIRMAK”
    Ve tetiği çekti.
    ···
  14. 39.
    +3
    Yabancı dışarı çıkıp motoruna doğru ilerlemeye başlamıştı üzeri mermi delikleriyle doluydu ve vücudu….
    Delik deşik olmuştu fakat yaraları hemen iyileşmeye başlamıştı. Punisher şaşkınlıktan nefesini kontrol edemiyordu artık.
    Yabancı motora doğru ilerlerken arkasından seslendi ;
    - Oscorp new yorkta sen güneye doğru gidiyorsun
    - işim şimdilik güneyde
    - Adam sana açık açık oscorp dedi ama
    - Onun sırası sonra gelecek şimdi başka planlarım var
    - istersen seninle gelebilirim
    - Gerek yok ben kendim halledebilirim.
    Dedi yabancı ve motoruna atladığı gibi hızla uzaklaştı.
    Punisherde aracına atlayıp federal transport yoluna doğru ilerledi.
    ···
  15. 40.
    +3
    FEDARAL TRANSPORT YOLU…….
    SAAT: 21:30

    Frank yolu gören bir tepelikten arabaları izliyordu. Motelden bölgesinden ayrılmıştı zaten içerde kimse kalmamış askerler binada bulunan herkesi yok etmişti.
    Yolu izlemeye başladı. Bir saat sonra gibi kamyonlar yola çıkmaya başlar diye düşündü.






    Yerden büyük ağırca bir taş aldı ve yan koltuğuna koydu.
    Aracın arkasından mühimmatlarını aldı ve hepsini giydi.
    Saat 22:30 ‘u gösterdiği zaman arabasıyla yola inmeye karar verdi. Kamyon ve tırlar yollara çıkmaya başlamıştı.
    Hedefini gözlemeye başladı……
    BiNGO…….
    EL MEXiCAN iNŞAAT kamyonlarından birisi tam önünden geçmişti.
    Aracıyla kamyonu takip etmeye başladı kamyona yaklaştığı zaman farlarını kapattı ve kamyonun arkasına iyice yaklaştı. Yanına aldığı taşı gaz pedalına koydu camdan dışarı çıktı,kaputun üzerine çıktı ve kamyonun arka kapısına atladı.
    Tırmanarak kamyonun tepesine çıktı ve şoförün olduğu yere ilerledi. Yan cdıbına yaklaştı kafasını yukarı çıkardı tek bir yumrukta camı tuzla buz etti. Hemen tabancasını adamın kafasının yanına dayayıp.






    “ beyninin patlayıp öteki taraftan ne kadar uzağa gittiğini görmek istemiyorsan kenara çek” dedi. Şoför gözlerini yoldan ayırmadan sadece kafasıyla onay vererek sağa doğru yavaşladı ve durdu.
    ···
  16. 41.
    +4
    Punisher yavaşça aşşağı indi ve şoföre inmesini söyledi.
    Şoför indiği zaman kamyonun arka kapısını açmasını söyledi.
    Punisher gördüğü manzara karşısında heyecanlanmıştı.
    Bir kasa dolusu eli silahlı adam silahlarını Punishere doğrultmuş bekliyorlardı.
    Şoför belindeki sustuculu uzi marka silahını çıkartıp punishere doğru yöneltti ve
    “iÇ ORGANLARININ VÜCUDUNDAN ÇIKIP NE KADAR UZAĞA GiTTiĞiNi GÖRMEK iSTEMiYORSAN SiLAHINI YERE BIRAK” dedi.
    Punisher silahını aşağıya indirdi.
    Şoför Punisher’ın arkasına geçip “DURDURMAK iÇiN YANLIŞ ARACI SEÇTiN GRiNGO” dedi ve silahın kabzasıyla ensesine vurup bayılttı.
    ···
  17. 42.
    +4
    EYLÜL 2002……
    KANDAHAR,AFGANiSTAN……
    ÖZEL OPERASYONLAR DAiRESi DELTA GÜCÜ….
    KIDEMLi ÇAVUŞ FRANK CASTLE……..






    Harap ve bitap düşmüş bir şehir….
    Ortalık toz ve dumandan geçilmiyor….
    Son derece şiddetli bir çatışma ortamı….

    Kandahar’ın alınması operasyonu bir yerden sonra sarpa sarmıştı birliklerin ve bölüklerin arası açılmış haberleşme neredeyse yok denecek kadar azdı. Zaten haberleşme olsa bile ortamdaki toz askerlerin birbirlerini görmesini engelliyordu bu şehirde doğan büyüyen kişiler için bu büyük bir sorun değildi fakat dışarıdan buraya gelen askerler bir türlü buranın hava durumuna alışamamıştı.
    Frank Castle beraberindeki 7 askerle beraber bir sokakta sıkışmıştı etrafındaki bütün binalardan ve sokaklardan üzerlerine ateş yağıyordu.






    Frank bu durumla nasıl başa çıkacağını düşünüyordu. Hemen yanındaki evin içine girmeyi düşündü fakat içerde ne ile karşılaşacağını bilmiyordu. Her halükarda bu sokakta ölmekten iyiydi yanındaki askerlerden birine kapıyı aç diye bağırdı.
    Asker sırtındaki büyük pompalı bir silahı çıkartıp kapının menteşelerine ateş ettikten sonra tek bir tekmede kapıyı kırdı ve grup evin içine girdi.
    Evin içinde bir kadın ve 3 tanede çocuğu vardı. Anne çocuklarını kollarına almış askerlere doğru bakıyordu.
    Frank’in askerlerinden biri o bölgenin kullandığı dili biliyordu Frank kadına zarar vermeyeceğimizi arka evi kullanıp arka sokağa geçeceğimizi söylemesini istedi.
    Asker bunu onların dilinde söyledi. Kadın parmağı ile koridoru gösterdi. Haklıydı koridorun sonundaki pencere direk bir arka sokağa bakıyordu. Pencereden hemen çıkıp bir arka sokağa geçtiler.






    Frank ve askerleri köşeden dönüp sokağı terk edecekleri an az önce kullandıkları içinde bir anne ve 3 çocuğu olan evin üstüne top mermisi düştü.
    Ev bir anda harabeye dönüşmüştü…….
    Kadının kanla sıvanmış sırtını döküntülerin içinden görebiliyordu…….
    Yanında küçük eller ve ayaklar…….
    ···
  18. 43.
    +4
    evet arkadaşlar hikayemize yarın devam edeceğiz
    ACABA PUNISHER NEREYE GÖTÜRÜLÜYOR...

    iYi OKUMALAR...
    ···
  19. 44.
    +4
    Okuyomusunuz beyler?
    ···
  20. 45.
    +4
    BiR ARACIN iÇi…..
    GÜNÜMÜZ…..
    Punisher derin bi nefes alarak kendine geldi. Nerede olduğunu bilmiyordu, başı çok ağrıyordu. Elleri tepesinden yüksekçe bir yere kelepçelenmişti kafasında bez bir poşet vardı.
    Bir adam Punisher’ın kafasındaki bez poşeti çıkarttı ve “Her önüne gelen kamyonu durdurmak iyi bir plan değildi dimi?” diyerek güldü.






    Aracın içinde 4 silahlı kişi vardı bunlar bir askerden öte eline silah tutuşturulmuş gençlerden ibaretti.
    Bir müddet daha aracın içinde bu şekilde ilerlediler. Yolculuklarının sonlarına doğru araç baya bi sarsılarak ilerlemeye başladı frank içinden “patika bir yola çıktık demek ki gözden uzak bir yerdeyiz” dedi.
    Araç durdu. Önce şoför indi ve arka aracın arka kapısını açtı. Önce punisher’ı indirdiler ve soğuk bir odaya zütürdüler. Etraftan domuz ve inek sesleri geliyordu. Gene ellerini tepeden bağlayarak bir duvara yasladılar. Vücudu soğuk bir yere daha değiyordu Punisher’ın ne olduğunu anlayamadığı bu şeyi keşfetmeye çalışsa da bir sonuca varamadı.
    Bir kişinin adımlarını duydu…
    Bir adam kafasındaki bez poşeti çıkarttı….
    ···