/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
  1. 1.
    +130 -16
    Ben Gia. gayri intihari adam

    Birazdan okuyacaklarınızın gerçek veya kurgu olup olmadığı hakkında bir şey söylemeyeceğim. Bunu kendiniz anlayacaksınız.

    12 yaşındaydım. Diğer çocuklardan farkım, onlardan hiçbir farkımın olmayışı idi. Günlerim bigiblet sürmek ile geçiyordu. Derslerim her sene sonu takdir belgesi alacak kadar iyiydi. Ta ki 15 yaşında annem kanserden vefat edene kadar. Bu koca yük birden çökmüştü minik omuzlarıma.

    Cenazede tek hatırladığım, gözlerimden bir damla bile yaş gelmemiş olmasıydı. Ara sıra da akrabalar başımı okşuyordu o kadar. Babam ağlıyordu. ilk defa. Kolay değildi lise çağlarında şiirler yazdığı kadının vefat etmesi. Evet annem, babamın lise aşkıydı. Ben ise lisede olmama rağmen daha karşı cins ile münasebetim bile yoktu. Sadece kıvırcık kızları seviyordum o kadar.

    Cenazeden bir ay sonra istanbul'a taşındık. Taşınmak zorunda kaldık çünkü babam o şehirde duramazdı. Her gün mezara giderdi. işini aksatırdı. iyi bir işi vardı.

    istanbul değişik bir memleketti, taşı toprağı keder olan. Babam sigara içmemem konusunda çok uyarırdı beni eskiden. Şimdi içine kapanmıştı.

    Bir gün markette sigaralar dikkatimi çekti. "Bir tane Marlboro" dedim. Babama alıyorum zannettiler ve verdiler. Sözü geçen bir adamdı.

    Eve gittim ve balkona oturup yaktım bir tane. Çok kötü öksürüyordum. Ve başım dönüyordu. Babam girdi içeri.
    (B=Babam, Gia=Ben)

    B: Ne yapıyorsun sen?
    Gia: Sigara içiyorum.
    B: Demiyor muydum lan ben sana içmeyeceksin diye?
    Gia: Diyordun.
    B: Bak bir de cevap veriyor. (Tokatı geçirdi)

    Öyle sinirlendim ki tek kelime edemedim. Dışarıya koşmaya çalıştım, başım dönüyordu düştüm. Geri kalktım. Düşe kalka attım kendimi istanbul sokaklarına.
    ···
  2. 2.
    +38 -2
    Gittim attım kendimi bir banka. Sigara yanımdaydı. Sürekli içiyordum ve istanbul artık daha da anlamsız bir şehirdi. Bir dilenci geldi yanıma para istemek için.
    "Tek mal varlığım bu dedim" Marlboro'yu uzatarak.

    Almadı.

    Uzattım tekrar, "Dilenciler de Marlboro içer." Dedim. Ve ekledim "Yeter ki kimseye gösterme" Aldı sigarayı ve uzaklaştı.

    Üşüyordum. Eve dönse miydim? Dönemezdim. Baba dediğim adam bir sigara için tokat atmıştı bana. Yürümeye başladım. Cebimde sadece 15 lira vardı. 5 lirasına simit meyve suyu aldım. Karnımı doyurduktan sonra bir parka oturdum. Birbiriyle öpüşen sevgilileri izledim. Sıkılıyordum. Gece yarısına yaklaşırken saatler park da boşalıyordu. Evden de baya uzaklaşmıştım. istanbul yutmuştu beni. Yolu da unutmuştum.

    Zabıtalar geliyordu. Görünmeden kaçtım. Eve zütürürlerdi beni.

    Ara sokaklar en iyisiydi aslında.

    Kendime bir ara sokak bulmaya karar verdim.
    ···
    1. 1.
      +2 -2
      Ne anlatıyo lan bu özet geçin
      ···
  3. 3.
    +47
    Sadece iki okuyucu kâfidir. Boşa yazmak istemiyorum okuyan varsa yazıyorum hemen.
    ···
  4. 4.
    +52 -1
    Bir ara sokak buldum ve saptım oraya. ileride bir harabe vardı. Girip girmemek arasında ikilemde kaldım. Girmeye karar verdim çünkü üşüyordum ve uykum gelmişti.

    Girdim.

    Birkaç karyola, masa, enjektörler ve şu şişeleri vardı.

    Karyolanın oraya doğru yürüdüm. Kırmızı bir iç çamaşırı vardı. Ayağımın ucu ile attım aşağı ve karyolaya uzandım.

    Uykum vardı ama uyku tutmuyordu. Ne yaptığımı düşünüyordum. Nerede olduğumu ve ne yapacağımı.

    Düşünceler arasında uykuya dalmışım.

    Ayak sesleri ile uyandım, hemen kalktım. Üç tane adam gelmişti. Gülüyorlardı. Ellerinde bira şişeleri vardı. Beni görünce duraksadılar. Sokak çocuğu olmayacak kadar üzerim iyiydi. "Hayırdır kardeş?" Dedi birisi. "Evden kaçtım." Dedim.

    Uyuşturucu için gelmişlerdi. Her hallerinden belliydi. "Burası bizim mekan uza!" Dedi diğer adam. "Gidemem en fazla yan odaya geçerim." Dedim ve yana geçtim. Kulağım hâlâ yan taraftaydı.
    ···
  5. 5.
    +30
    Gülüşüme sesleri geliyordu. Birisi "gibek mi la şu çocuğu?" Dedi.

    Camdan dışarı çıktım ve koşmaya başladım. Ana caddeye girdim ve hâlâ koşuyordum. Kolumdan birisi tutup direkt arabaya soktu beni.

    Polis arabasıydı. Babam kayıp ilanı vermiş. Emniyete gittik.
    (Polis=P)

    P: Neden kaçtın?
    Gia: Sen neden bu işi yapıyorsun?
    P: Soruları ben soruyorum. Saçmalama.
    Gia: Neden bu işi yapıyorsun?
    P: Para için.
    Gia: Parayı neden kazanmak istiyorsun?
    P: Yaşayabilmek için.
    Gia: Ben de o sebepten kaçtım.
    P: Oğlum senin kafan mı güzel? Burası istanbul. Tinercisi balicisi her türlü tak var. Seni harcarlar.

    Babam gelmişti.

    Sorgudan kurtuldum böylece. Bana sarıldı. Öptü. Hiç tepki vermedim.

    Eve gittik. Babamın masasının üzerinde duran sigaradan aldım ve balkonda yaktım.
    Babamın tepkisini bekliyordum.

    Hiçbir tepki vermedi ve yatmaya gitti.

    Ben de sigarayı bitirdim ve yatmaya gittim. Yarın okul vardı ama gitmeyecektim. Özel okulda okuyordum. Devamsızlığı kim gibine takıyordu?
    ···
  6. 6.
    +41
    Ertesi akşam oldu. Babam yanına çağırdı. Benle konuşmak istiyormuş.

    B: Bak Gia senle bir şey konuşacağım. Öncelikle dün sana vurduğum için özür dilerim. Şimdi iki medeni insan gibi konuşacağız. Beni anlayacağına eminim.

    Gia: Konuşalım.

    B: ilk başta şu sigara mevzusundan başlayacağım. Senin annen neden öldü?

    Gia: Kanserden.

    B: Hah işte sende bulaşma bu illete. Sonunun böyle olmasını mı istiyorsun?

    Gia: Bak baba. Annem ölünce sen de tekrar başladın sigaraya. Biliyorum umrunda değil senin kanser olman. Annem öldü. Senin şu an tek yaşama sebebin benim. Ben olmasam kendini öldürürsün. Benim de içimde nedenini bilmediğim bir yaşama isteği var. Yoksa hayata bağlanmak için benim de bir nedenim yok. Kısıtlanmak istemiyorum. Bedenim küçük ama ben büyüdüm baba. Yaşamamı istiyorsan karışma. Evet diğer mevzu neydi?

    Babam cevap veremedi. Gözleri dolmuştu. Kravatını çıkarttı ve balkona çıktı. Sigara içmeye çıktı.
    ···
  7. 7.
    +36
    Lise son olmuştum...

    Aradan geçen yıllar acımızı biraz hafifletmişti.

    Ben tekrar derslerime sarılmıştım. Giyimim de iyiydi babam sağolsun. Anlar o işlerden.

    Babam iş yerinden bir kadınla konuşuyordu. Biliyordum ve bana söyleyemiyordu.

    Yılbaşı gecesiydi. Babamla beraber kutlayacaktık. Babam eve geldi. Baktım bir tane de viski almış. 100 Cl.

    Demek ara ara içtiğimi öğrenmiş.

    Oturdu viskileri koydu. Baba oğul içelim dedi.

    Başladım konuşmaya:

    Gia: Baba bak madem birbirimiz hakkında bir şeyleri uzaktan yakından biliyoruz ve birbirimize söyleyemiyoruz, bugün konuşalım. O kadını biliyorum. Evet annem öldü. Onun yerini kimse dolduramaz senin için. Ama yaşın genç. Bu eve bir kadın şart. Ben bu sene üniversiteye gideceğim. Kazanamasam bile sen özel üniversiteye gönderirsin. Yalnız kalma. O kadınla evlen.

    Utanmıştı ama gözlerinin içi gülüyordu. Bu sözlerime sevinmişti. Bir şey söylemedi ama o kadını ben üniversiteye gidince alacaktı eminim.

    Bir bardak daha koydu,bir de sigara verdi.

    Şerefe!

    O gece öyle geçti.
    ···
    1. 1.
      +3
      Takipteyiz, kalemine sağlık Gia bey
      ···
  8. 8.
    +35
    Üniversiteye gidecektim. Bölümlere baktım. Hiçbiri iç açıcı gelmiyordu.
    Okumaktan soğumuştum.

    En eğlenceli olabilecek bölüm radyo ve televizyon gibi geldi ve onu yazdım.

    Evet izmir Dokuz Eylül üniversitesi, Radyo televizyon ve sinema bölümü gelmişti.

    Babam pek karışmadı bölüm seçimime. Üniversite kazandığıma seviniyordu.

    Kendi eski arabasını bana ferdi. Ford Fiesta.

    Hesabıma da yüklü miktarda para yatırdı. Arabaya bindim ve gittim izmir'e üniversite başladığında.

    Para boldu. Tek başıma ev tuttum. Zengin binler gibi davranmıyordum ama. Çektiğim acılar olgunlaştırmıştı beni. Etrafımda bana yazan kız da çoktu. Büyük ihtimalle paramı yemek istiyorlardı. Yüz vermiyordum.

    Babam da o kadınla evlenmişti. Umrumda değildi açıkçası. Çünkü kadın da zengindi. Para için evlenmemişti babamla.

    Günler böyle rutin geçiyordu. Bir gün aldım arabayı, kampüse gittim.
    ···
  9. 9.
    +32
    Güvenliğin orada yavaşladığım, ön kapım açıldı, içeriye bir kız bindi.

    Şaşırdım. Bu kimdi?

    Döndüm hayırdır dıbına koyayım? Dedim.

    Masumca baktı,"x cafeye yetişmem gerek lütfen. Ne istersen yaparım. zütür beni oraya iki dkda" dedi.

    Telefonumu uzattım,"numaranı ver zütüreyim." Dedim.
    Hay aklımı gibeyim. Neden böyle bir şey yapmıştım?

    Neyse kız aldı numarasını yazdı, kaydetti.

    "Semanur diye."

    Ben bastım yetiştirdim kızı bıraktım cafeye. Tekrar kampüse döndüm. Oturdum bir cafeye. Kızı düşündüm.

    Kıvırcık ve beline kadar saçları vardı. Kıvırcık saçlar her zaman dikkatimi çekmiştir.
    Üstelik cesurca bir düşünce ile o saçları kızıl yapmıştı.

    Kadife bir ses tonu vardı.

    Zayıf ve kibardı. Ama sıska durmuyordu. Minyon daha çok.

    Telefonu elime aldım, mesaj yazdım, geri sildim.

    Banane anasını satayım. Zaten numarayı bile neden istediğimi anlayamamıştım.
    ···
    1. 1.
      -3
      Yine mi semanur panpa😀
      ···
  10. 10.
    +31
    Eve gittim. Canım sıkılıyordu. Telefonla uğraşmaya başladım.

    WhatsApp a girdim.

    Gezinirken Semanur u gördüm. Fotoğrafı görünüyordu. Allah Allah. Mesaj attım:

    "Fotoğrafını herkese açık yapmandaki mantık nedir?"

    "Sen kimsin?" Yazdı.

    Şundaki egoya bak anasını satayım. Havasını indirmek gerek.

    "Herkesin arabasına pat diye binmendeki mantık nedir mi yapmalıydım acaba?"

    Bir süre cevap ver(e)medi. Yazdı yazdı sildi.

    iyi indirmiştim havasını.

    "Peki sen neden numaramı aldın?" Yazdı.

    Güzel soru neden almıştım numarasını dıbına koyayım?

    Görüldü yaptım.

    O akşam dışarı çıktım tekrar. Kendime köpek alacaktım.

    Barınağa gittim 500 lira karşılığı Amerikan terrier yavrusu aldım bir tane ve eve getirdim.

    Kartona koydum. Öğrenmem gerekti nasıl beslenir vs.

    O gün de öyle geçmişti. Yarın köpeği üniversiteye zütürecektim.
    ···
  11. 11.
    +40 -1
    Köpeği aldım ve kampüse gittim. Yolda sık sık durdurup seviyorlardı kızlar. Köpek beslemek de amma güzelmiş be Gia dedim kendi kendime.
    Bir sorun vardı, köpek kendini sevdirmiyordu. Küçük bir şey olmasına rağmen ırkından dolayı agresifti. Hırlıyordu. Sevmiştim bu pekekenti. ismini de "Dost" koymuştum.

    Bu arada "dostum" diye hitap ettiğim okuyucularım, bize köpek mi demeye çalışıyorsun gibisinden düşünceler aklılarına getirmesin



    Dost'umu da aldım ve bir cafeye gidip oturdum.

    Çay sigara yapıyordum ki Semanur geldi.
    (Semanur=S)

    S: Oo Gia ne yapıyorsun?
    Gia: ismimi nereden biliyorsun dıbına koyayım?
    S: Kibar ol biraz!
    Gia:Hee tamam.
    S: Köpek senin mi?
    Gia: Evet.
    S: Sevebilir miyim?
    Gia: Sev ama elleme.
    S: Off gıcık.

    Masadan kalktı ve gitti. Çok da gibimdeydi anasını satayım.
    Dost'u aldım ve arabaya bindim. Veterinere zütürdüm. Biraz bilgi aldım. Aşı yaptırdım.

    Eve gittim.

    Semanur mesaj attı WhatsApp'tan.
    ···
    1. 1.
      0
      Ahahahaha tam ulan bana mı gönderme yaptı dediydim açıklama yapmış
      ···
  12. 12.
    +29
    S: Neden görüldü yaptın?
    Gia: Sen neden masadan kalktın?
    S: Ne masasından bahsediyorsun?
    Gia: Kızım mal mısın? Bugün kampüste yanımdan kalktın gittin ya.
    S: Ben görmedim bile seni. Başka biriyle karıştırmışsndr.

    Bu kız benle dalga geçiyordu anasını satayım. Ama kafam da karışmaya başlamıştı. O kadar emindim ki o kızın olduğuna.

    Dalga geçiyordu evet.

    Ben de onunla geçecektim.

    Ertesi gün kampüse gittim ve her yerde onu aradım.

    En sonunda buldum. Arkadaşları ile oturuyorlardı.

    Arkadaşlarına; "Kalkar mısınız? Önemli bir şey konuşacağım" Dedim.

    Kalktılar, Semanur çok şaşırmıştı. Ne konuşacaksın? Dedi.

    "Bekle arkadaşların uzaklaşsın söylerim" dedim.

    Arkadaşları gidincr, "Bir şey konuşmayacaktım" deyip kalktım.

    Öyle yapılmaz, böyle yapılırdı.

    Eve gidince mesajını beklemeye başladım.
    ···
  13. 13.
    +30
    Mesaj atmıyordu. Güzel taktikti. Kafam karışmıyor değildi ama sakin olmalıydım.

    Dayanamadım ben mesaj attım.

    Bozuntuya vermiyordu. Dayanamadım sordum. Bugün nasıl yaptım ama diye.

    Bugün ne yaptın ki? Dedi.

    Allah Allah. Kafayı yiyeceğim anasını satayım ama bu bir oyundu ve üstesinden gelecektim.

    Ertesi gün o kızı bulup, mesaj atacaktım ve okuyup okumadığına bakacaktım.

    Ertesi gün oldu.

    Kızı aradım. "Neredesin?" Dedim

    "X cafede." Dedi.

    Gittim yoktu.

    Aramaya başladım. Kamelyada oturuyordu. Yanına gittim.
    ···
    1. 1.
      0
      Semanur, Kıvırcık saçlar,o betimlemeler.
      Gia hikayesi buradan belli, şaşırtmadı yine.
      ···
  14. 14.
    +29
    Gia: Neden yalan söyledin?
    S: Ne saçmalıyorsun?
    Gia: X cafedeyim demedin mi?
    S: Yoo. Şizofren misin sen?

    Vay arkadaş gerçekten taka basmıştık. Şizofren miydim ben? Hiç zannetmiyorum. ilk önce bu kızı araştırmalıydım.

    Araştırdım biraz.

    Tiyatro okuyormuş. Belliydi zaten yalan söyledikten sonra ciddi ciddi inkar etmesi.

    Bana çok fena bir oyun oynamıştı ve kafamı acayip karıştırmıştı. Pgibolojim bozulacaktı hatta. Ama bulmacayı çözmüştüm.

    Sıra bendeydi. Hiç çaktırmadan oynayacaktım bu oyunu.

    Gösterecektin zekânı Gia!

    Bulmaca neydi sahi?

    Hemen anlatıyorum ama anlatmadan önce bir sigara molasına çıkıyorum. Bu arada tahminlerinizi yazabilirsiniz.
    ···
    1. 1.
      +4
      Bonzaicisin
      ···
  15. 15.
    +52
    Bonzaicisin diyen bir arkadaş dışında giblenmediğimize göre devam edebiliriz.

    Bulmaca şöyleydi;
    Bu kız kendi numarası yerine ev arkadaşının numarasını vermişti ve numaranın fotoğraf kısmına kendisinin fotoğrafını koymuştu. iş ilerleyince de arkadaşından almıştı telefonu. Beni işletip arkadaşlarına gülerek anlatacaktı. Bir nevi sosyal deney.

    Ben de o kızla birlikte olacaktım çünkü aşk haddi olmayan bir pot kırmaydı.

    Kıza akşam mesaj attım.

    "Aniden kaybolup geri gelişlerin, beni aniden kendimden koparıp tekrar kendime getiriyor. Seni her kişiliğinle merak ediyorum. Yarın akşam yemeğe çıkalım"

    Tamam demişti.

    Ertesi gün geldim deyip gelmeyeceğini biliyordum. O yüzden bir takım elbise çektim saatimi taktım, saçlarımı taradım ve elime bir gül aldım. Çok janti olmuştum. Fotoğraf attım ben hazırım diye.

    Artık gelirdi emindim.

    Saati erteledi. Çünkü hazırlanmamıştı ve hazırlanacaktı. Tamam dedim. Ve restorana erkenden gittim. Garsonlara bahşiş verdim. Güzel muamele istiyordum.

    Beklenen saat geldi. Semanur'la birlikte.

    Siyah bir elbise giymişti. Sırt dekoltesini kapatan kıvırcık saçlarına bakmaktan kendimi alamadım. Kırmızı ruj sürmüştü. Masaya oturdu kibarca. Tabi garson sandalyesine yardım etti.

    Diğer bayan garson ise gülü getirdi.

    Gülümsüyordu.
    ···
    1. 1.
      +1
      Hızlı yaz gia çok sardı yine
      ···
  16. 16.
    +33
    Kırmızı bir şarap istedim masaya.

    Kadeh kaldırırken, saçlarından almış rengini bu baş döndüren şarap dedim.

    Gülümsedi.

    Anca gülümsüyordu zaten dıbına koyayım ama on numara gülümsüyordu.

    Şarabın etkisi ile de konuşmaya başlamıştı.
    Peşinde koşan kişilerin sayısının fazla olduğundan fakat kendinin zekadan etkilendiğini söylüyordu.

    Şimdi anlaşılmıştı. Bana test yapıyordu.

    Zekâ benim uzmanlık alanımdı. Testi ben ona yapacaktım.
    içtikçe içti.

    Bir şarap daha söyledim,onu da yarıladı.

    Evime zütürdüm. Yalnız mısın? Dedi.

    Evet, yalnız yaşıyorum dedim.

    Gözlerindeki arzuyu gördüm.

    Bu kızla yatmalı mıydım? Yatsaydım sabaha bir şey hatırlamazdı bile. Ama öyle zevki çıkmazdı.

    Yatırdım bunu.

    Balkona çıktım ve sigara içtim. Babamla tartıştığım günlerdeki gibi.

    Odaya girdim, kıvırcık saçlarından nedensizce öptüm ve salona geçip yattım.
    ···
  17. 17.
    +28
    Sabah kalktığımda bir not vardı başucumda.

    "Benle yatmadığın için teşekkür ederim."

    Hangi anlamda yatmadığım için.

    Tabi ki de ciks anlamında dıbına koyayım ne için olacak.

    Şimdi bir deneme mesajı lazımdı. Acaba hâlâ o oyunu oynuyor muydu bana.

    Mesaj attım. Buluşalım diye. X cafe dedi.

    Gittim oradaydı.

    Bak sen şuna.

    Hattımı değiştireceğim dedi.

    Kendi numarasını verecekti bana. Anlaşılan etkilenmişti benden. Tabi aşk kriter tanır mı?

    Bu arada kriter ne anasını satayım Esra Erol mu burası.

    Her neyse.

    Bana bir hafta bende kalmak istediğini söyledi. Ev arkadaşının ailesi gelecekmiş. Gel kal dedim.

    Bir sorun vardı. Dost, Semanur'u hiç sevmiyordu. Sürekli hırlıyordu.

    Düşündüm de bizi ciks yaparken görse, beni boğuyor diye kızı parçalardı.

    Neler düşünüyordum dıbına koyayım. Benim de bu kıza oyun oynamam gerekti.
    ···
    1. 1.
      0
      Seri yaz ulannn
      ···
    2. 2.
      0
      Eline sağlık
      ···
  18. 18.
    +32
    Ama aklıma bir şey gelmiyordu. Acelesi yoktu. Kız bir hafta boyunca bizdeydi.

    Küçük bir bavulla geldi. Ona diğer odayı verecektim ama benle yatmak istediğini söyledi.

    "Hangi anlamda?" Dedim.

    Uyumak dedi.

    Tamam dedim.

    Akşam oldu,"biraz şarap içebilir miyim?" Dedi.

    "içemezsin." Dedim.

    "Neden?" Dedi.

    Göz göze geldik, yine o arzulu bakış.

    işte bu yüzden dedim.

    Gülümsedi.

    Omzuma yattı, uyuduk.

    Sabah kalktığımda yoktu. Gitti zannettim. Omzuma düşen saç telini inceliyordum ki girdi odaya, "kahvaltı hazır" diye. Rezil olduk dıbına koyayım.

    Gülümsedi sadece saç telini incelememe.

    Dost'a da salam verdim biraz.

    "Buna Dost TV'yi izleriyor musun?" Diye saçma salak bir espri yaptı ama yine de güldüm.
    ···
  19. 19.
    +31
    insanın güldüğü espirilerden zekasını anla demişler dedi.

    Çayı ağzımdan tükürdüm. Vay arkadaş be.

    "Sekerliğinin içinde zehir olsa dokunmaz bize. Sen zehri şeker, şekeri zehr ediyorsun." Diyerek Mevlana'dan bir alıntı yaptım. Alıntı mantıksızdı ama önemli olan Mevlana idi. Dua etsin diğer sözünü söyleyip züt etmedim. Hemen anladı ve gözlerinin içi güldü. Zekâma hayranlık
    duymuştu.

    O gün okul yoktu yani boştuk ve ben bu kıza hâlâ bir oyun düşünmemiştim. Şimdi tam vaktiydi. Bir şeyler üretmem lazımdı. En azından zekice bir oyun olmasa da bir eşek şakası lazımdı.

    Dost'la göz göze geldik bir an. Hırlıyordu. Vay arkadaş ama o da haklıydı. Ne zamandan beri evde. Ben dışarı çıkacağım gelecek misin? Dedim.

    "Gelmeyeceğim." Dedi.

    Sen bilirsin dedim ve Dost'umu alıp dışarı çıktım.

    Dışarıda pek fazla gelişme olmadı. Sadece üç beş kişinin köpeğine saldırdı o kadar. Asıl gelişme evdeydi.

    Eve gittiğimde görecektim.
    ···
    1. 1.
      +3
      Panpa eline kuvvet yaz yaz bu gece uyumayacağım full burdayım sarj bitene kadar hadi 44 sarj
      ···
  20. 20.
    +26
    Anahtar olduğu için kapıyı çalmadan direkt içeriye girdim.

    Semanur, eline bir kalem almış duvarlara yazı yazıyordu.

    Beni farketmedi bile.

    Şeytani bir bakışı vardı ve yazmaya devam ediyordu.

    Dost'u zor tutuyordum. Semanur'u parçalamak istiyordu.

    Yazılanları okudum biraz.

    Şöyleydi:

    "Takıntılar sadece bir ilizyondur!"

    "Gia sadece bir ilizyon!"

    "Yaşamak madalyonun öteki tarafına denk gelir!"

    Ve daha niceleri...

    Çok saçmaydı. Anlam veremiyordum ne bu davranışa,ne de bu sözlere.

    Saçlarından çektim duvara yapıştırdım. Bağırdım!

    Dost'u bağlanmıştım, hâlâ havlıyordu.

    Bir anda kendine geldi.

    "Neredeyim?" Dedi.

    Yine o ses tonu..

    "Ebenin amındasın!" Dedim.

    Oturdu ağlamaya başladı.

    Bu da bir oyun olabilirdi. Öğrenci numaranı söyle dedim.

    Bir numara dedi. Hemen okula gittim, sordum.

    Böyle bir öğrenci yoktu!

    Ne yani bu kız sadece tiyatro derslerine giren ve kampüste dolaşan ama öğrenci olmayan biri miydi?
    ···
    1. 1.
      0
      Vay amk yine harikasın gia kardeş up up
      ···